Gebelikte İlaç Kullanımı
Gebeler bazı ilaçlara maruz kalırlar. Gebeler değişik nedenlerle ilaç kullanırlar. Her insan gibi gebe de rahatsızlanabilir. (mide hastalıkları, göğüs hastalıkları, üşütme, kaza geçirme durumları ….) Bu gebeler tedavi edilmeli mi edilmemeli mi? Eğer tedavi edilirse vereceğimiz ilaçlar anne karnındaki bebeği etkiler mi etkilemez mi? Bu gebeler tarafından çok sorulan sorulardandır.
Biliyorsunuz ki kullanılan ilaçların anne karnındaki çocuk üzerinde bir yan tesir yapıp yapmadığını anlamak için herhangi bir araştırma yapılması mümkün değildir. Son zamanlarda COVID-19 hastalarından da anlaşıldığı gibi bir aşının veya bir ilacın gündeme gelebilmesi için öncelikle hayvan deneyleri, daha sonra çeşitli fazlardan geçen, çok çeşitli araştırmalardan sonra kullanımına izin verilir. Bir gebeye şu ilacı verelim yan tesir yapıyor mu yapmıyor mu bir bakalım şeklinde araştırma yapmak hem ahlaken hem hukuken yanlıştır ve yasaktır. O halde bu konuyu anlamak için yapılacak bir tek şey var hangi ilaçlar gebelere verilmişse bu ilaçlarla ilgili yayınlanmış yayınlar toplanır ve incelenir. Örneğin 100 gebe bir ilaç verilmiştir ve ne gibi yan tesir görülmüştür. Bu araştırmalara bakılarak bir karar vermeye çalışılır.
FDA Amerika’daki gıda ve ilaç kurumudur. Bu kuruluş önemli bir kuruluştur. Bütün ilaçlar genellikle buradan geçer, bağımsız bir kuruluştur ve verdiği kararlara herkes saygı gösterir. Bu kuruluş gebelerde ilaçların etkilerini incelemek üzere verilen ilaçları 4 ana bölüme ayırmıştır. A, B, C ve D grupları. A grubu tamamen zararsız olan gruptur. B grubu da verildiğinde pek bir şey görülmemiş, nadir tesriler görülmüş ilaç grubudur. Fakat C grubu dediğimiz zaman hayvan deneylerinde zararlı olabilen, insanlarda etkilerinin ne olduğu bilinmeyen ilaçlardır. D grubu ise kesinlikle kullanılmaması gereken ilaçlardır.
X grubu ilaçlar ise daha çok kemoterapik dediğimiz kanser hastalarının kullandığı ilaçlardır gebelerin kullanması hemen hemen yasaktır.
Bir gebede bir ilacın verilebilmesi için öncelikle ilacın hangi gruptan olduğuna bakmamız gerekiyor. Bu ilaç C grubu gibi nispeten şüpheli bir gruptaysa veya D grubundaysa o zaman hastada şunu düşünmemiz lazım: Bu verdiğimiz ilaçlar gerçekten verilmesi gerekli midir? Peki birden fazla ilaç mı kullanalım ve az miktarda ilacı mı kullanalım, ya da dozlara bölüp daha uzun süre mi verelim? Yani yarar ve zarar ilişkisini hesaplarız. Mesela diyelim ki apandisiti patlamış olan, patlamak üzere olan bir hastanın apandisit ameliyatı tabi ki yapılır. Bu ameliyat esnasında verilen anestezik maddeler çoğu zaman düşüklere neden olabiliyor. Radyasyon alıp film çekilecekse yapılacak bir şey yoktur. Yani bir hastanın acil bir ameliyatı gerekmişse, trafik kazası geçirmişse ve bu ilaç onun için hayati ise bu ilacı mutlaka vermemiz gerekir. İşte burada kar ve zarar hesabı yaparız.
Bir de şuna dikkat ederiz: İlaçları genellikle ilk 3 ayda vermemiz tavsiye edilmiyor.
Bilim ve Tıp Dünyasında Bir Trajedi: Talidomit Faciası
Talidomit Almanya’da 1960’lı yıllarda gebelik bulantı ve kusmaları için keşfedilmiş bir ilaç ve bu ilacı o yıllarda verilen gebelerde hiçbir yan tesiri olmadığı görülerek piyasaya sürülüyor. Sonraları FDA’dan da geçiyor. FDA ise bu konuda çokta bilimsel olmayan bir yöntemle sadece kuşkuya dayanarak olumsuz raporu veriyor. Bu esnada Almanya’da binlerce kolsuz ve bacaksız çocukların doğumuna neden olmuştur bu ilaç. İşte bundan sonra bu konu tıpta bir önem kazanmıştır. Şunu özetle söyleyelim: gebelikte her ilaç zararlı değildir, her ilaç çok tehlikeli bir şey yapmaz. Bir hekim mutlaka bunların hangi gruba dahil olduğunu bilecek ve mutlaka ilk 3 ayda çok acil olmadığı sürece vermemesi lazım. Verilmesi gerekiyorsa örneğin hastada epilepsi varsa mutlaka verilecektir. Bu ilaçların içerisinde hangisi daha az tesirli bunları da uzmanıyla kadın doğum doktoru arasında bir iş birliği olmalıdır. İlaçlarımızı en düşük dozda vereceğiz mümkünse hiç vermeyeceğiz. Bu tür hastalarda ne olursa olsun 20-21. haftalarda ayrıntılı yani detaylı ultrason yapılmasında fayda vardır. Her hastaya bunu tavsiye ediyoruz. Örneğin bebekte meydana gelebilecek yapısal (kolunda, bacağında, dudağında, kalbinde… oluşabilecek) hasarları önceden saptamak mümkün. Sonuç itibariyle çok fazla korkmayın ilaçlardan ama mecbur kalmadıkça da kullanmayın.